Johnson Suudi Arabistan'ı eleştirebilir mi?
İngiltere Dışişleri Bakanı Johnson, İran ve Suudi Arabistan'ı sert bir dille eleştirdi. The Guardian'ın yayımladığı bir video kaydında Johnson, bu ülkelerin vekalet savaşları yürüttüğünü, bunun da Ortadoğu için bir trajedi olduğunu söylüyor. Britanya resmi olarak Suudi Arabistan'ın müttefiki. Ülke basını dışişleri bakanını açık sözlülüğünden dolayı överken aynı zamanda bu sözlerin sonuç getirmesini bekliyor.
Nihayet açık seçik konuşan biri
The Independent, nazik ve diplomatik çekimserlik, Ortadoğu'daki iç savaşın mağdurlarına hiçbir şey kazandırmadı sözleriyle dışişleri bakanını savunuyor:
“Dünyanın bu bölgesindeki siyasetin niteliği hakkındaki acı sözleri nedeniyle Johnson'la alay etmek yanlış olacaktır. Gerçekleri olduğu gibi dile getirmek gerekirken, aynı şey neden resmi, ya da bu örnekte olduğu gibi, yarı resmi olarak yapılmasın? Normal koşullar altında diplomasi farklı bir yol izler: Saygın kulaklara fısıldanan nazik sözler, 'kulis' çalışmaları, görmüş geçirmiş beyefendilerin zengin büfeler eşliğinde yaptıkları sarih sohbetler. Ancak bu yaklaşımın Yemen'deki yetimlere, Suriyeli sığınmacılara hiçbir faydası dokunmadı. Johnson'ı eleştiren liberallerin yapmacık tavırları gerçekten şaşırtıcı. Ne de olsa dışişleri bakanımız, hükümet temsilcilerinden ezelden beri beklediğimiz sözleri söyledi sadece.”
Sadece sözde kalmamalı, eyleme dönüşmeli
Britanya dışişleri bakanı sarf ettiği eleştirel sözlerin ardından, Suudi Arabistan ile ikili ilişkileri yeni, çok daha eleştirel bir düzeye çekme cesaretini göstermeli, talebinde bulunuyor The Guardian:
“Büyük Britanya, Riyad'ın uluslararası hukuka saygı gösterdiği BM tarafından onaylanana kadar Suudi Arabistan'a silah satışını durdurmalı. Londra hükümeti Bahreyn'deki insan hakları savunucularını güçlendirmeli. Ülkesinde reform yapmak istediği ileri sürülen Suudi veliaht Muhammed bin Selman el-Suud, bilhassa kadın hakları konusunda desteklenmeli. Büyük Britanya, Donald Trump'a direnerek Barack Obama tarafından başlatılan İran açılımını derinleştirmeli. Suudilerin din savaşı anlayışıyla mücadele edilip bu görüşün değiştirilmesi gerek. Diğer bir deyişle: Boris, bir iş yapacaksan tam yap!”