Hollanda kimliği ne kadar tehdit altında?
Hollanda'da seçim kampanyalarına, yerel kültüre yönelik sözde tehdit tartışması hakim. İslam düşmanı PVV partisinin adayı Geert Wilders'in başlattığı bu akıma, bu kaygıları ciddiye almak gerektiğini ileri süren sağ liberal Mark Rutte başta olmak üzere diğer adaylar da kapıldı. Basın da Hollanda'daki bir numaralı seçim konusunu ayrıntılı olarak gündeme taşıdı.
Seçmen için en ivedi konu, göç
Hollanda Başbakanı Rutte ekonomik büyümeden nemalanabilirdi, ama Hollanda'da şu anda bütün tartışmalar göç konusunun gölgesinde kaldı, diyor Público gazetesi:
“Hollanda Başbakanı'nın başı gerçekten dertte. Başında bulunduğu hükümet ekonomiyi çok güzel yönetti. Ama -refaha alışkın- Hollandalıları asıl kutuplaştıran konu göç tartışması. Şu bir gerçek ki, bütün toplumsal sınıflardan Hollandalıların çoğunluğu, ağırlıklı olarak (Fas, Türkiye ve Endonezya kökenli) Müslüman göçmeleri istemiyor ve sosyal sistemleri ve kültürleri için tehdit olarak algılıyor. ... Müslüman göçmenlerin çoğunluğu da Hollanda'nın değerler sistemine uyum sağlamakta zorlanıyor. ... Göç konusu, sadece şimdi seçim kampanyasının temel tartışması değil. Bu konu 2000 yılından bu yana her zaman siyasi gündemin birinci maddesi olageldi. ”
Tehdit altındaki Paskalya yumurtası masalı
Hollanda'da Paskalya ve Noel kutlamalarının tehlikede olduğu iddiası NRC Handelsblatt'ta yazan Bas Heijne için gerçek bir saçmalık:
“Günümüzde Hollanda'da yaşam duygusunun yıldızı düşmeye başladı: Benim sahip olduklarımı öteki almak istiyor. Benim kutlamak istediğimi, öteki berbat etmek istiyor. Benim alıştıklarımı o yıkmak istiyor. Hangi politikacı bu ateşe körükle gitmeye direnebilir ki? ... Şu bir gerçek: Wilders gibi siyasetçiler Hollanda kültürünün zenginliklerinin büyük bir bölümüne karşı düşmanca duygular içinde. Çok yönlü, kapsamlı, yaratıcı, eğlenceli, entellektüel, halka yakın, incelikli, cesur ve melez bir kültürü tehdit altındaki Paskalya yumurtasına ya da Kara Piet'in (Noel Baba Santa Klaus'un yardımcısı) makyajına indirgeyenler için kültür, bizi sınırlayan bir kaleden başka bir şey değil.”