Atina'da yangın felaketi: Hangi dersler çıkarıldı?

Yetkililerden alınan bilgilere göre Atina çevresindeki orman yangınlarında en az 80 kişi yaşamını yitirdi. 21. yüzyılda Avrupa'da en çok insanın öldüğü yangını itfaiye büyük oranda kontrol altına almayı başardı ancak Avrupa medyasında yangının nedenleri araştırılıyor.

Tüm alıntıları göster/kapat
Kathimerini (GR) /

Modern teknoloji kullanılmadı

Girit Üniversitesi doğal tehlikeler profesörü Kostas Sinolakis, yaşanan son afetle mücadelede yapılan hatalara ve eksiklere işaret ediyor:

“Yunanistan'da afetten korunma tatbikatlarının yapıldığı çok az bölge var. Yüksek risk taşıyan bölgelerin ve olası kaçış rotalarının gösterildiği haritalar ya da yaşadıkları yerdeki riskler konusunda kamuoyunu bilgilendirme kampanyaları yok. ... ABD'li orman kurumunun [yangınların yayılımını hesaplayan modeli] Farsite Sistemini 2014 yılında test etmiştik. ... Ancak şimdi anlaşıldığı üzere, ne afet yönetiminin kriz merkezi ne de bölgedeki belediyelerin kurumları bu modern teknolojilerin nüfusun yoğun olduğu ormanlık alanlarda yapılacak tahliye çalışmalarına sağlayacağı katkıdan haberdar değildi.”

Diário de Notícias (PT) /

Yangın önlemlerinde tasarruf olmaz

Diário de Notícias, Yunanistan'daki felaketle geçtiğimiz yıl Portekiz'de yaşanan orman yangınları arasında benzerlikler görüyor:

“Vergilerini düzenli ödeyen -hiç de azımsanmayacak sayıda- insan her yangın çıktığında korunmadıkları hissiyle yaşayamaz. Ne Portekiz ne de Yunanistan'da. Atina'da tanık olduğumuz şey, dehşetin ta kendisi. Portekizlilerin zihninde Haziran ve Ekim 2017'deki korkunç orman yangınlarının hatırası canlandı. Her iki ülkede de yangın için gerekçeler öne sürüldü. ... Geriye kalansa mutlak bir çaresizlik ve (Portekizlilerin yakından bildiği) devlet tarafından korunmama hissi. ... Her devletin güvence altına alması gereken, örneğin yurttaşlarının güvenliği gibi unsurlar vardır. Devlet dediğin birçok Troyka planını [kreditörlerin Yunanistan'a getirdiği ödeme planları] hayata geçirebilir ama bu sırada temel işlevlerinden vazgeçemez.”

Agos (TR) /

Yunan nefreti Türkiye'yi zehirliyor

Türkiye'de bazı sosyal medya kullanıcıları Atina'daki yangın felaketini sevinçle karşıladı ve Yunan düşman üzerine benzin dökülmesini talep etti. Ermeni azınlığa hitap eden haftalık Agos gazetesi dehşete kapılmış halde:

“Bu tip insanlar ... ‘gereğinden fazla’ çoklar, toplumu zehirlemeye yetiyorlar. Münferit vakalar deyip geçemeyiz. Üstelik, bu ilk ‘vukuat’ da değil, muhtemelen son da olmayacak. ... Ortada toplu bir narsist, paranoyak, benmerkezci bir tipoloji var. Bu ifadeleri kullanan herkes birey olarak bu özellikleri taşımıyor belki ama kolektif millî kimliğin içinden konuşmaya başladıklarında bu özellikleri ortaya çıkıyor. Bu öğrenilmiş bir tavır ve hepimizin sorunu, çünkü hayatı hepimiz için cehenneme çeviren, daha da çevirecek olan bir siyasi düzenin tabanını oluşturuyor.”

tagesschau.de (DE) /

Çok bilmişlik işe yaramıyor

Yunan itfaiyesinin sözümona yetersizliklerinin, daha söndürme çalışmaları sürerken tartışılması tagesschau.de'yi öfkelendiriyor:

“Yangınların etkilerine karşın daha iyi yaklaşımlar geliştirmek için Yunanistan'da da onlarca yıldır bilim insanlarının yanı sıra deneyimli orman ve yangın uzmanları çalışmalar yürütüyor. Yangınların ağaçlar, hayvanlar ve insanlar üzerindeki kötü sonuçlarını hafifletmek için Taşoz Adasında ormancılık sektöründe yapılan iyileştirmeler örnek verilebilir. Yunanistan ile Avrupa arasındaki diğer konularda olduğu gibi bu konuda da çok bilmişlik işe yaramıyor. Yapılması gereken, yardım elini uzatmak ve yangınla mücadele ve önleyici önlemler için hep birlikte daha etkin çözümler bulmak.”

Naftemporiki (GR) /

Siyasetçiler iyi afet yöneticisi olamıyor

Naftemporiki doğal afetlerin sonuçlarıyla baş edebilmek için Yunanistan'ın partilerüstü bir kuruma ihtiyacı olduğunu söylüyor:

“Trajediler kendini tekrarlıyor. Yunanistan'da insanlar yağmur yağınca boğuluyor, yangın çıkınca yanıyor. İktidarda hangi partinin olduğundan bağımsız olarak her doğal afette aynı şeyleri yaşıyoruz. Demek ki modern bir Avrupa ülkesi olmanın zamanı geldi. Bilgi ve deneyimlerine dayanarak insan hayatı kurtarabilen, insanı önemseyen ve onları sadece dört yılda bir, yani seçim zamanları hatırlamakla yetinmeyen uzmanlardan oluşan, partilerüstü bir koordinasyon merkezinin kurulması artık şart.”

The Irish Times (IE) /

İklim değişikliğinin sonuçları

The Irish Times, Yunanistan'daki orman yangınlarında hayatını kaybedenler, daha önemli bir tartışmayı gözden kaçırmamıza neden olmamalı, diyor:

“Orman yangınları, su baskınları, kasırgalar, fırtınalar, çığlar ve kuraklık dönemleri gibi aşırı hava koşullarının neden olduğu olaylarla giderek daha sık karşılaşıyoruz. ... Bilim insanlarının büyük bir bölümü bu artışın nedeninin hızlanan iklim değişikliği olduğu konusunda hemfikir. ... Boş laflar etmenin ya da etkisiz çevreci reklam kampanyalarının zamanı çoktan geçti. İklim değişikliğinin yavaşlatılması yüzyılın en önemli meselesidir. Başarısızlığımızın sonuçları bizi uzak bir gelecekte beklemiyor, aksine hepsi şu anda kapımızda.”

Infowar (GR) /

Timsah gözyaşları çok yersiz

Köşe yazarı Aris Chatzistefanou Infowar'daki yazısında, siyasetçilerin Yunanistan'a desteğinin hiçbir anlamı ve önemi yok, diyor:

“İnsanlar, Juncker ve AB'li başka görevlilerin kurbanlar için timsah gözyaşları dökmesine öfkeleniyor, çünkü tasarruf önlemlerinde diretenlerin aynı kişiler olduğunu biliyorlar. Bu önlemlerle devletin işleyişini bozdular ve yangından korunma için gerekli finansmanı yok ettiler. ... İnsanlar şunun farkında: ABD verilerine göre NATO'nun en yüksek askeri harcamaya sahip ikinci ülkesi olmasaydık, krizin ortasında savunma bütçesini arttıran tek ülke olmasaydık bizim de yangın söndürme uçaklarımız olabilirdi.”

La Repubblica (IT) /

Demek ki AB'nin de bir ruhu varmış

Ekonomi muhabiri Ettore Livini La Republica'daki yazısında AB'nin zor zamanlarda neler yapabileceğini göstermiş olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirmiş:

“Avrupa sekiz yıl süren güvensizlik ve yanlış anlamaların ardından dün Yunanistan'a geri dönerek dayanışma nedir gösterdi. Aleksis Çipras, Atina çevresindeki elim yangınlardan sonra şu çağrıyı yapmıştı: 'Zaman mücadele, cesaret ve birleşme zamanıdır.' AB rekor bir hızla harekete geçti. ... Alevler ve mağdurların anlattığı trajik hikayeler karşısında cesaretini yine bulan eski kıta, ruhunun bir kısmını geri kazandı. Avrupalı olmanın bütçe yükümlülüklerinden ve Masstricht hedeflerinden şaşmamaktan daha fazlası olduğunu kanıtladı, hükümranlığın zafer çığlıkları attığı bir zamanda küçük bir umut ışığı yaktı.”

Protagon.gr (GR) /

Yangınları önlemek hükümetin önceliği olmalı

Protagon'a göre yaşanan felaketin sebebi, sadece yüksek hava sıcaklığı değil, yangınları önlemek için etkili bir altyapının kurulmasında yaşanan gecikmeler:

“Bu ihmallerin tek sorumlusu hükümet olmasa da geçtiğimiz üç buçuk yılda bu türden krizlerle başa çıkmak zorunda kaldığını biliyoruz. Başbakan şimdi bir daha böyle bir şey yaşanmaması için yetkisi dahilindeki her şeyi yapacağına söz vermeli. ... Başbakan başka kalemlerde tasarruf etmek ve kutsal kabul edilen faiz dışı fazlayı, yangın önleme ve yangınla mücadele alt yapısına aktarmak zorunda. Hem de hemen şimdi! Başka bir önceliğimiz yok artık.”

To Vima (GR) /

Ucuz bahaneler insan hayatına mal oluyor

To Vima Online, trajedi önlenebilirdi, diyor:

“Yunanistan'ın geçtiğimiz birkaç on yılda yüzlerce insanın öldüğü yangınlarla ilgili acı tecrübeleri var. Yani hükümetin ve resmi kurumların zihinsel ataletini mazur gösterecek hiçbir şey kalmadı. Yetti artık, ucuz bahanelere sığınma devri çoktan geçti. ... Devlet yangına karşı gerektiği şekilde hazırlıklı olmalı, özellikle itfaiye yangınlar çıkar çıkmaz müdahale edebilmeli. Aksi takdirde her yıl verdiğimiz kurbanları saymaya devam edeceğiz.”