Kira çılgınlığına çare nedir?
Cumartesi günü Almanya'da on binlerce insan yüksek kiraları protesto amacıyla sokağa döküldü. Buna paralel olarak Berlin'de emlak holdinglerinin kamulaştırılmasını öngören tartışmalı bir referandum başlatıldı. Kirasını herkesin ödeyebileceği evlerin nasıl sağlanacağı konusunu işleyenler Alman köşe yazarlarıyla kısıtlı değil.
Kamulaştırmalar çözüm değil
Emlak şirketlerinin kamulaştırılmak istenmesi ciddi olmadığı gibi katıksız bir popülizm, diyor Handelsblatt:
“Kamulaştırma, yatırımcılara verilmiş korkunç bir mesaj olacaktır ve hukuk devletine güveni sarsacak potansiyele sahiptir. Ayrıca eksperlerin örtüşen değerler biçmesi kiraların sürekli yükselmesini engelleyemeyebilir. Üstelik kamulaştırma, uzun yıllar alabilen bir süreç ve çok maliyetli. Bu paranın, makul kiralara sahip yeni konutların inşasına harcanması daha doğru olacaktır.”
Kiralar daima gelire endekslenmeli
The Irish Independent devletin daha çok rol üstlenmesini ve kira tespitine daha esnek yaklaşılmasını talep ediyor:
“Ödenebilir kira için tek çare daha fazla konut inşaatı değildir. Belki de gereken, yeni konutların planlanması ve yapılması için bir dizi mekanizma gerekmektedir. Bunun ötesinde bu konutlarda kimlerin yaşayacağına ve kiranın ne olacağına karar vermenin bir yolu bulunmalı. Böyle bir uygulama nüfusun büyük bir çoğunluğunu etkileyebilir, en azından çoğunlukla kentlerde yaşayan genç aileleri mutlaka etkiler. Bir başka gerekli adım da muhtemelen tek tek her hanenin söz konusu kirayı ödeyip ödeyemeceğine bakmak olacaktır. Ancak bu şekilde hanenin geliri değiştiğinde, kira yükseltilebilir ya da düşürülebilir.”
Banliyölere dönüş
Ekonomist Emil Harsev Sega'daki yazısında, Avrupa'nın büyük kentlerindeki kira patlamasına tek bir kalıcı çözüm var, diyor:
“Avrupa için tek çözüm, nüfusun kırsala geri dönmesi ve buna bağlı olarak iş imkanlarında desantralizasyona gidilmesi, nakliye sektörüne, altyapıya ve evden çalışmaya yatırım yapılması gerekir. Bir başka iyi kaynak da, emeklilerin büyük kentlerden çıkarılması olabilir. Mantıklı siyasetçiler emekli göçü için yardım programlarından söz etmeye başladı bile. Bu konuda gelecekte otelcilik sektöründen çok daha büyük bir endüstri gelişebilir. Bu yeni ve çok karlı sektörde Bulgaristan'ın da yer alma şansı yüksek.”
Modernleşme tuzağı
Politiken, Amerikan yatırım şirketi Blackstone örneğini ele alarak, özellikle göstermelik tadilatların durdurulması gerektiğin açıklıyor:
“Amerikan devi iki yıl içinde Danimarka'da 136 apartman satın aldı. Bu iki yıl içinde kira artışı, göstermelik tadilatlar ve yaşanan güçlükler hakkında Kiracılar Birliğine ulaşan 70 şikayet başvurusu çok net bir şey söylüyor: İki odalı bir konutun kirası, mutfak ve banyo yenilendikten sonra iki hatta üç katına çıkmış. ... Eski ev envanterinin yenilenmesi zaman zaman gerekli, ama bunun için büyümekten başka bir hedef tanımayan Amerikan sermaye fonlarını kullanmak gerekmez.”