Yunanistan'da iktidar değişti

Phileleftheros köşe yazarı Xenia Tourki seçmenin kutuplaştırıldığını gözlemliyor:

“Yeni Demokrasi ile Syriza'nın toplam oyu yüzde 70. Diğer partiler bu cepheyi yarabilecek gibi görünmüyor. 2015 yılında yapılan son seçimlerde, çok partili bir sistemin kurulabileceği beklentisi gerçekleşmedi. Ancak bu trendin gözlemlendiği tek ülke Yunanistan değil. İspanya ya da Fransa gibi pek çok başka ülkede de aynı eğilim görülüyor. ... Yunanistan'daki kutuplaşmanın başlangıcı, tasarruf memorandumlarıydı. Neye dönüşmüş olurlarsa olsunlar, bu iki kutbun karşı karşıya kalması kaçınılmaz görünüyor.”

Seçimin galibinin işi kolay değil, diyen çevrimiçi portal Liberal, beklentileri frenliyor:

“Yeni Demokrasi Partisi seçmenin neredeyse yüzde 40'ından oy aldı ama bu büyük orana rağmen programını uygulamakta elleri kolları bağlı. Yeni Demokrasi, Syriza'nın yargı, eğitim, sağlık ve güvenlik alanında çıkardığı yasaları geri alacak denli güçlü bir parti izlenimi de vermiyor. Syriza yüzde 23'te, hiç olmadı psikolojik sınır olan yüzde 27'nin altında kalsaydı, o halde Yeni Demokrasi daha serbest hareket edebilecekti. Ama şimdi durum farklı. Syriza'nın çıkardığı yasalardan faydalanan milletvekillerinin ve sıradan vatandaşın yanı sıra kurulu düzenin öfkeli tepkisi de yüzlerine vuracak.”

Miçotakis yurttaşlardan fazla şey bekliyor, diyor Keskisuomalainen:

“Solcu Başbakan Aleksis Çipras, sancılı kararlara rağmen ülkedeki toplumsal barışı muhafaza etmeyi şaşırtıcı derecede iyi başardı. Toplumsal çatışma şimdi derinleşebilir. Birçok kişiye göre Miçotakis, ekonomisi borç krizi öncesine göre dörtte bir oranında küçülmüş bir ülkeye yeni bir kalkınma dönemi ve vergi kolaylıkları vaat ettiğinde, yoksulların ve alım gücü çökmüş yurttaşların çıkarını kollamıyor aslında.”

Yunanistan'daki seçim sonucu, Avrupalı fon sağlayıcılarını düşündürmeli, diyor De Volkskrant:

“Yunanistan'ın yeni başbakanı Kiriakos Miçotakis seçmenlerine vergi kolaylıkları ve tasarruf önlemi 'çaresizliğine' bir son vaat etti. Buradaki asıl soru, Avrupa'nın koyduğu bütçe kurallarına ya da kredi koşullarına aykırı davranmadan bunu nasıl yapacağı. Yunanistan ekonomisini geleceğe dayanıklı bir istikrara kavuşturmak için hangi reformları uygulayacağı da belli değil. ... Oylarını cüzdanlarına bakarak kullanmış seçmenin körü körüne duyduğu güven, olabilecek en kötü durumun yaşanacağından endişe etmemize neden oluyor. Avrupalı fon sağlayıcılarının şimdi, Yunanlara biraz daha fazla nefes alabilecekleri yer bırakmış olmaları gerektiğini düşünmeleri lazım.”

Miçotakis Yunanistan için yeni bir sayfa açmak zorunda, diyor Hospodářské noviny:

“Miçotakis'in seçim zaferi, aile hanedanları döneminin geri dönebileceği izlenimini yaratıyor. Başbakan, öncüllerinin bıraktığı yerden devam edecek olursa, buradan hayırlı bir şey çıkmasını beklememek gerekir. Bu nedenle Miçotakis, seçmenden, ismine değil özgeçmişine bakmasını istedi. Bankacılık sektörü ve McKinsey danışmanlık şirketinde edindiği deneyim, verdiği vaatleri yerine getirmesinde Harvard ve Stanford'ta okumuş Miçotakis'e yardımcı olacaktır. ... Yerine getirmesi gereken en zorlu iş, eski hanedana dönüşün parti içinde 'eski güzel günlere' dönme arzusuna neden olmamasını sağlamak.”

ABC, son dört yılı Yunanistan'ın sol popülist sulardaki macerası olarak görüyor:

“Aleksis Çipras yönetimindeki siyasi macerayı birkaç sözcükle özetlemek mümkün: Yunanistan, ülkeyi başlangıç noktasına geri götüren bu dolambaçlı yolda en iyimser ihtimalle dört yıl kaybetti. Çipras demagojiye dayalı ve realiteden uzak, yani popülist söylemle tarihinin en ağır ekonomik krizini yaşayan Yunanistan'da siyaset sahnesine çıktı ve yerine getiremeyeceği vaatlerde bulundu. Tuhaf ekonomi bakanı Yanis Varoufakis'in teşvikiyle, aslında ülkesine yardım etmek niyetindeki Avrupalı ortaklarına kafa tutmak suretiyle önce işleri daha da kötüleştirdi ve sonunda yanlış yolda olduğunu nihayet görebildi.”

Formiche.net yöneticisi Roberto Arditti, Yunanların Çipras'tan neden gına getirdiklerini anlaşılabilir buluyor:

“Bütçeyi toparlayan uluslararası krediler değildi. Tahmin edilen tutar olan o meşhur 280 milyar Avro, finans piyasalarından alınıp sadece geçici bir süreliğine ülkenin kullanımına sunulmuştu ve nitekim yüksek ve daha güvenceli faizlerle hızla geri döndü. Yunanistan'ın toparlanması gelirlerde ve sosyal hizmetlerde ciddi bir müdahaleyle mümkün oldu. Dolayısıyla ülkenin kurtarılması, bugün boğazlarına kadar borçlanmış olan ve 2060 yılına kadar milyarlar tutarında geri ödemesi bulunan Yunan halkı tarafından üstlenilmiş oldu. Bu nedenle parlamento seçimiyle aslında dört yıldır açık olan bir hesap kapatılmış oldu: Çipras'ın 2015 yılında söylediği yalan, nihayet hak ettiği cezayı buldu.”

Web portalı TVXS, şimdiye kadar iktidardaki Syriza partisinin yok olmaması karşısında memnun:

“Partiyi 'stratejik bir mağlubiyete' uğratma planı başarısız oldu. Avrupa'daki muhalefet partileri arasında üst sıralarda yer alan bir seçim sonucuyla (yüzde 31), geçtiğimiz dört yılda aldığı tüm darbelere karşın siyasi sistem içerisinde halen baskın ilerici güç olarak kalmayı başardı. ... Aleksis Çipras şimdi, sosyal demokrasiden aşırı sola kadar uzanan tüm siyasi yelpazeyi temsil edecek, modern bir yapıya sahip daha yeni, daha iyi örgütlenmiş ve daha güçlü bir parti kurmakla görevlendirildi. Syriza şu sıralar hızla toparlanmalı ki, Yeni Demokrasi Partisi'nin neoliberal programıyla baş edebilsin.”

Die Presse, Yunanistan'da yeni hükümetin mali alanda çok fazla hareket alanı olmayacağı görüşünde:

“Miçotakis bol keseden vaatte bulunuyor, özelleştirmeleri hızlandırmak, vergileri düşürüp orta gelir grubunun yükünü azaltmak, işsizlikle mücadele etmek istiyor. Ancak yabancı alacaklılar, Avro Bölgesi'nin en borçlu ülkesinin tasarruf politikasını gevşetmesine izin vermeyecektir. Harcama heveslisi hükümetlerin Yunanistan'ı iflasa sürüklediğine daha önce de tanık olduk. Dolayısıyla Sayın Miçotakis'in bu zorlu durum karşısında neler yapacağını bekleyip görmek gerekiyor.”

Dagens Nyheter'e göre Yeni Demokrasi Partisi'nin zaferiyle Yunanistan'da işlerin düzelmeye başladığını söylemek için erken:

“Partinin halihazırdaki lideri Kiriakos Miçotakis, Harvard'ta eğitim aldı ve partisinin eski kötü alışkanlıklarıyla arasına mesafe koymak istiyor. Aynı zamanda sağ kanadın da hoş tutulması gerek. Vaat edilen vergi indirimleri gerçekleştirilebilecek olsa bile, Yunanistan'da borçlar bir kez daha patlamadan yatırım yapmak kolay görünmüyor. Vergi kaçakçılığı burada milli spor haline gelmiş. Emeklilik sistemi çok maliyetli. Yunanistan'ın modern bir Avrupa ülkesi olarak anılmadan önce daha bir fırın ekmek yemesi gerek.”