Hangi meslekler gerçekten vazgeçilmez?
İnsanların balkonlardan sağlık personelini alkışlaması, Korona krizinde bir sembole dönüştü. Ama olağanüstü hal altında sadece hastanelerdeki çalışmalar dikkat çekmiyor. Yorumcular, eve kapanmanın getirdiği kısıtlamalar karşısında hangi mesleklerin toplum açısından en önemlileri olduğunu inceliyor.
Gizli kahramanlar görünür oluyor
Kurier de gelişmeleri aynı şekilde değerlendirenlerden:
“Ansızın herkesin gözleri onların üzerinde, ansızın günün kahramanı onlar. Ücretleri zaten düşük bu kahramanlar ki, günlük hayatta gözardı ediliyorlar. Korona krizi döneminde temel ihtiyaçları karşılayanların evden çalışması, olan biteni uzaktan izlemesi mümkün değil. Sosyal temastan kaçınamayan bu insanlar marketlerin raflarında gıda bulunması, çöplerin toplanması, kargo hizmetlerinin devam etmesi, sağlık hizmetlerinin sürmesi ve önemli bilgilerin kamuoyuna duyurulması için kriz döneminde de görevlerinin başındalar. Bunlar olmadan bu ülke çöker. Şimdiden de ayaküstü bir teşekkür etmek elbette önemli, ancak kriz geçtikten sonra bu mesleklere daha fazla değer verilmesi gerekli olacaktır.”
Balkondan alkışlamak yetmez
Belli meslek gruplarına değer verilmeye başlanması güzel olmakla beraber yeterli değil, diyor Zeit Online:
“Sosyal ağlarda birkaç satır paylaşmak ya da balkondan alkışlamak yeterli değil. ... Çalışanların fazla mesailerini dengeleyebilmesi, çalışma saatlerine uyulması ve daha fazla tatil kullanabilmeleri için uğraşmalıyız. Bu mesleklerde çalışan herkes için toplu sözleşme gerekir. Sadece hastanelerde değil, kamyon sürücüleri ve kasiyerlerin de bu güvencelere ihtiyacı var. ... Bu insanlara onurlu bir emeklilik dönemi ve ilerleyen yaşlarda yoksulluk çekmeyecekleri bir düzen gerek. Belli bazı meslekler sistem açısından bu denli önemliyse bunun çalışma koşulları ve emeklilik maaşlarına da yansıması gerekir. Bunu Korona krizinden sonra da unutmamalıyız.”
Kriz gazetecilerin hayatını zorlaştırıyor
Kaliteli habercilik şu sıralar her zamankinden daha önemli, ancak tüm gazeteler tehdit altında, diyor El País:
“İlan gelirleri son zamanlarda beşte bire düştü, sokağa çıkma yasağıysa satış rakamlarını etkiledi. ... Medyanın toplumsal rolü ilk kez bu kadar belirgin biçimde görülmüş oldu. ... Şu günlerde bilgilendirmeyi sistem açısından önemli bir unsur olarak görmek, medya için ayrıcalıklar istemek anlamına gelmiyor, toplum içindeki özel rolüne işaret ediyor. Kriz sürecek olursa, medyanın bu rolü sürdürmesi mümkün olmayacaktır.”
Sosyal hizmet uzmanları da kilit öneme sahip
Konu ile ilgili teşkilat ve kurumların yöneticileri, Le Soir'de yayınlanan açıklamalarında, kriz zamanlarında toplumun en zayıf kesiminin çarklar arasında ezilmesini önlemek için sosyal hizmetlerin değerinin arttırılması gerektiğini söylüyor:
“Bu zor günleri atlatabilir, hatta aynı zamanda toplumumuzun dayanışma ve birlik duygusunu güçlendirebiliriz. Ancak bunu devletin desteği, bu yönde bir irade ve mali araçlar olmadan yapmak mümkün değil. Tıbbi personelin yanında yer alan sosyal hizmetler çalışanlarının Covid-19 ile mücadelede önemli bir katkı sağladıklarının sizler tarafından tanınması gerek. Sosyal hizmetler çalışanlarını koruyacak, çocuklarının okullara öncelikli olarak yerleştirilmesini sağlayacak ve telefon başında verdikleri hizmetin, sahada doktorların yaptığı kadar önemli olduğunu kabul etmesi gereken sizlersiniz.”
Siyasetçiler güç birliği yapıyor
Jyllands-Posten, açıkça telaffuz etmemekle beraber, siyaseti de sistem açısından önemli meslekler arasına alıyor:
“Danimarka'da siyasetçiler omuz omuza durdu ve ülkede hareketliliğin nasıl azaltılacağı ve hızla hangi ekonomik paketlerin uygulanacağıyla ilgili en önemli kararları aldılar. ... Aynı zamanda bundan sonra olacakların, sonradan kapsamlı bir değerlendirmeye tabi tutulacağı, daha şimdiden belli. Doğru olan, yeterince hızlı şekilde yapıldı mı, diye sorulacak. Başbakan akıllıca davranıp bu süreçte kuşkusuz hata yapılacağını daha baştan teslim etti. ... Ancak bu gibi zorlu günlerde krizden çıkabilmek için neler yapılması gerektiğini bu kadar açık ve net göstermeyi başaran siyasilerimiz bir alkışı gerçekten hak etti.”