Doğu Ukrayna'da ateşkes: çare olacak mı?
Pazartesi gününden itibaren Doğu Ukrayna'da bir kez daha ateşkes ilan edildi; ancak Kiev yönetimine göre bu ateşkes zaten daha ilk gün ayrılıkçılar tarafından ihlal edilmişti. Öncesinde Zelenskiy ve Putin telefonlaşmıştı. Her ikisi de Minsk mutabakatlarını ve Normandiya sürecini tanıdıklarını açıklamıştı. Yorumcular bu açıklamalara çok da güvenmiyor.
Putin Zelenskiy'i tuzağa çekiyor
Echo Moskvy'ye göre Putin'in çatışma konusunda bir çözüme varma gibi bir derdi yok:
“Kremlin sözcüsü Peskov'un bahsettiği, Zelenskiy ile Putin arasındaki görüşmenin nesinin yapıcı ve ölçülü olduğu anlaşılmış değil. Yoksa Zelenskiy, Putin'e doğrudan 'Ateşkes garantisi veriyor musunuz?" diye soracak akla ve cesarete sahip değil miydi? Öte yandan Zelenskiy alacağı tek yanıtın 'hayır' olduğunu biliyorduysa iki devlet başkanı ne konuştu? Putin savaşçılarına arka çıkıyor. ... Durduğu yer de belli: 'Barış mı istiyorsun? O zaman önce savaştığın tarafı güç sahibi olarak tanı, Rus süngülerinin gölgesinde seçim yap ve savaşçıların Ukrayna Parlamentosu'na girmesini sağla.'”
Denetim olmadan mutabakat işe yaramaz
Analist Iulian Chifu, Adevărul için kaleme aldığı yazısında bunun Moskova'nın istekleri doğrultusunda bir mutabakat olduğunu ileri sürüyor:
“Şimdi ateşkesin iyi bir şey olduğunu söyleyeceksiniz. Elbette öyle ama denetlenebilir olduğunda ve oyunun kurallarına uyulduğunda. Ancak Rusya birkaç aydır uluslararası topluluğa baskı uyguluyor ve AGİT gözlemcilerinin Donbass bölgesine girmesini yasakladı. Bu bölge 'ayrılıkçı' olarak tanınan ama gerçekte paramiliter Rus birliklerine liderlik eden Rus askerleri ve ithal edilmiş Rusya vatandaşlarının denetiminde. ... Ne Kiev'deki yetkililer ne uluslararası ortaklar tarafından teklif edilen İHA'lar, ağır silahların geri çekilmesini ve bunların sınır çizgisine yeterli mesafede depolandıklarını öngören mutabakatları kontrol edebiliyor.”
Her iki tarafın da ödün vermesi gerek
Večer, çatışmanın kalıcı biçimde çözülebilmesi için iki tarafın da ödün vermesi gerektiğini düşünüyor:
“Kiev hükümeti, istemese de Donbass'a geniş bir özerklik, hatta neredeyse bir özyönetim imkanı tanımak zorunda kalacak. Zira neredeyse yedi milyona varan nüfusuyla her iki bölgeyi de ne askeri ne de siyasi olarak tekrar egemenliği altına alabilecek gibi gözükmüyor. Sonunda Rusya yanlısı ayrılıkçıların, bu özerkliği onaylamak ve bu esnada mümkün olduğunca çok şey almaya çalışmak dışında bir çaresi kalmayacak. Rusya Ana, onları desteklediği mesajını sürekli verdi vermesine ama Rusya Federasyonu tarafından ilhak edilmek gibi bir hayale kapılmamaları gerektiğine de işaret etmeyi unutmadı.”