Alternatif yurtlar, birer cemaat yuvası
Gazete Duvar'a göre Erdoğan hükümeti, hem plansızlıktan hem de tercihlerinden dolayı yurt sıkıntısına çanak tutuyor. Bu tercihlerden ilki
“devleti iaşe alanından olabildiğince uzaklaştırıp barınmanın da özelleştirilmesi siyaseti. İkincisi, söz konusu özelleştirmenin siyasal İslamcı siyasal ideolojinin ekmeğine yağ sürmesinin sağlanması, Türkçesi, tarikat yurtları. Cemaat/tarikat yurtları pıtrak gibi çoğaldı ve çok daha ucuza hizmet sunmaya başladı. Hali vakti yerinde öğrencilerin kalabildiği 'apart' ya da öğrenci ağzıyla 'sosyete' mekânların karşısında bu yurtlar, 'yoksul gençleri kapma' işlevleriyle donandı.... Sözün özü, özelleştirme, giderek derinleşen yoksulluk, gelir seviyesi düşük aile çocuklarının muhtelif gruplara kolay av oluşu, güncel öğrenci barınma sorununun temel gerekçeleri.”
Başka yerde yaşamak çok para
Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik kriz, eski bir sorunu daha da keskinleştirdi, diyor Sözcü:
“AK Parti iktidarının 20. yılında, yatak sayısı 200 binden 720 bine çıksa da öğrencilerin “yurtsuz kalma” sorunu aynen – belki de artarak- devam ediyor. Belli ki 1.5 yıllık uzaktan eğitim döneminde, önünde sonunda yüz yüze eğitimin başlayacağı, öğrencilerin okumak için yeniden üniversitelerin olduğu şehirlere akın edeceği gerçeği unutulmuş. Belli ki hayat pahalılığı yüzünden, işsizlik yüzünden özel yurt ve ev kiralama yolunu seçenlerin sayısı çok azalmış. Bu da devlet yurtlarının yükünü artırmış. İlgili bakanlık da üniversiteler açıldığında hazırlıksız yakalanılmış. Sayın Bakan keşke siyaset yapmayı ya da muhalefet partilerine laf yetiştirmeyi bırakıp o gençlere umut verebilse, kalıcı çözüm bulunana dek geçici çözümler üretebilse.”