Fico'nun Ukrayna ziyaretinin Avrupa'ya etkisi ne olur?
Slovakya Başbakanı Robert Fico, bu çarşamba Ukraynalı mevkidaşı Denys Schmyhal ile Ujgorod’da bir araya geliyor. Komşu iki ülke arasındaki ilişkiler biraz gergin: Slovakyalı çiftçiler, Ukrayna’dan ithal edilen ucuz tahıl yüzünden düşen fiyatlardan yakınıyor. Öte yandan, Fico’nun AB’nin Ukrayna’ya yönelik savaş yardımlarını artırması konusunda nasıl bir tavır takınacağı da Kiev ve Brüksel için belirsizliğini koruyor.
Tamamen öngörülemez biri
Český rozhlas, Fico'nun Ukrayna'ya yönelik gerçek tutumunun bilinmemesinden yakınıyor:
“Seçim kampanyası esnasında, kazanması halinde Slovakya'nın Ukrayna'daki savaşa tek bir mermi dahi yollamayacağını ilan etmişti. Ancak Fico, hükümeti kurar kurmaz Slovakya'daki özel üreticilerin Ukrayna'ya silah tedarik etmesini engellemeyeceğini açıkladı. ... Son olarak da Bratislava'da, 'Ukrayna'nın bağımsız ve egemen değil, ABD'nin mutlak nüfuzu altında bir devlet olduğunu' söyledi. Slovakya Başbakanı'nın şubat ayındaki AB zirvesinde nasıl bir tutum alacağı merak konusu. ... Fico şimdiye değin ülkesinde Brüksel'dekinden farklı bir söylem benimsediğinden, ondan her şey beklenir.”
Amerikan karşıtlığı oy getiriyor
Denník Postoj’un tespiti ise şöyle:
“Fico, daha Ukraynalı mevkidaşıyla görüşmeden Ukrayna’nın bağımsız ve egemen bir devlet olmadığını söylemekten kendini alıkoyamadı. Bu çirkin ifadelerin kökeninde, Fico’nun siyasi donanımının bir parçası olan Amerikan karşıtlığı yatıyor. ... Avrupa’nın siyaset koridorlarında da Amerikan karşıtı fikirlere sahip pek çok siyasetçi var. Sonuçta Fico, Amerikan karşıtlığının ve Rus yanlısı sempatilerin halkın nispeten büyük bir kesiminde karşılık bulduğu bir ülkenin siyasetçisi. Buna oynamak da oy getiriyor ve dolayısıyla siyasi pazarlama açısından cazibesini daha da katlıyor.”
Daha fazla işbirliği iki tarafın da çıkarına
Liga.net'e göre pragmatizm iki ülkeye de yarar:
“Robert Fico açısından, Slovakya'yı rakiplerinden ve seleflerinden daha iyi yönetebileceğini göstermesi hayli önemli. ... Slovakya'nın doğusu -Ukrayna sınırındaki az gelişmiş ve öfke ile hayal kırıklığının hâkim olduğu bölgeler- Fico'nun sadık seçmenlerinden oluşuyor. ... Sınır bölgesine yeni iş olanakları, daha yüksek ücretler veyahut başka herhangi bir şekilde refah sağlanması yönünde alınacak kararlar, Slovaklar tarafından kesinlikle memnuniyetle karşılanacaktır. Bunlar Ukrayna'yla birlikte uygulanacak olsa bile. ... Aynısı Ukrayna tarafı için de geçerli - bilhassa da bu gündemin hayata geçirilmesi, Fico yönetimindeki Slovakya'nın Ukrayna'nın AB ile yakınlaşmasını engellememesi koşuluna bağlıysa.”
İyi polis, kötü polis
Radio Kommersant FM, Fico’yu pazartesi günü Ukrayna’yı ziyaret eden Tusk’la kıyaslıyor:
“Acı hakikat, bize Kiev’in AB ile yakınlaşmasının ve Ukrayna mallarına yönelik gümrük vergisinin kaldırılmasının en başta da Orta ve Doğu Avrupa ülkelerine zarar vereceğini gösteriyor. Macaristan ve Slovakya gibi bu ülkelerden bazılarının önde gelen siyasetçileri, bu konuda hayli netler. Polonyalılar ise daha temkinli davranıyor ve savaştaki Ukrayna’yla dayanışma içinde olduklarını vurguluyorlar. Ama bu, işin özünü değiştirmiyor - nihayetinde kimse çıkarlarını riske atmak istemez. Bu bakımdan Polonya’nın yeni başbakanı, Kiev’e siyasi destek ve askeri işbirliği sözü vererek iyi polis rolüne bürünmüş gözüküyor. Slovakya Başbakanı Robert Fico ise kötü polisi oynuyor.”
Güvenilmez bir ortak
Tages-Anzeiger, Fico’nun popülist söyleminin Avrupa Birliği’ni böldüğünü gözlemliyor:
“Fico, AB üyesi ülkelerin aldığı kararlara Macaristan Başbakanı Viktor Orbán gibi karşı çıkmayıp destek oluyor. Ama kendi seçmenine hitap eden bir ton tercih ediyor. ... Fico, Ukrayna’nın Rusya tarafından işgal edilen topraklarını geri alabileceğine inanmadığını söylüyor. Ona göre ülke bunlardan vazgeçmeli. Ukrayna egemen değil, tamamen ABD nüfuzunun insafına kalmış bir devlet. ... Fico’nun bu sözleri başka Avrupa ülkelerinde de yankı buluyor. ... Robert Fico bir ideolog değil. Kendisine daha ziyade bir şeyler elde edebileceği yerlerde rastlarsınız. Mesela Ukrayna’nın yeniden inşası ya da AB fonları gibi meselelerde. Fakat Fico’ya güvenmeniz mümkün değildir.”