Almanya tasarruf politikasını sürdürebilir
Koalisyon görüşmelerinin başlamasının ardından CDU, FDP ve Yeşiller Partisi, denk bütçeyi muhafaza etme kararı aldı. Yeni borçlanma öngörmeyen bu dengeli bütçe anlayışı, yorumcular arasında heyecana neden oldu: Tasarruf politikası Avrupa'nın geleceği için doğru formül mü?
Şimdi tasarruf yapmak, aptallık olur
Blog yazarı Sascha Lobo, Spiegel Online'da yayınlanan yazısında, bugün yatırım yapmamak, Almanya'nın geleceğini riske atmaktır, diyor:
“Önümüzdeki yasama döneminde hangi alanda olursa olsun tasarruf yapmak her açıdan aptallık olacaktır. İster dijital dünyada olsun isterse ekonomide, alt yapıda, sosyal alanda, bilimde, siyasette, Avrupa konularında, kültürde, entegrasyonda, eğitimde, güvenlikte ya da göç konusunda, bu listeyi uzatmak mümkün. ... Gelecek, parayla, hem de çok parayla inşa edilir. Bu yüzden, gelecek için ne kadar paramız kaldı, diye değil, nasıl bir gelecek istiyoruz, diye sormalıyız. Sonra da gerekli yatırımların maliyetini hesaplayabiliriz. Gelecekle ilgili her türlü planda, denk bir bütçeyi öncelemek doğru değil.”
Denk bütçenin yükü başkalarının omzunda
Almanya federal maliye bakanlığı çalışanları, eski Federal Maliye Bakanı Schäuble'ye kendine has bir törenle veda etti: Tamamen siyahlara bürünmüş halde [denk bütçe anlamına gelen] "kara bir sıfır" şekli çizerek. Ancak bu siyaset anlayışının sevindirici bir tarafı yok diyor Blog'cu Pitsirikos:
“Almanya, sahip olduğu denk bütçeyi, AB'nin güney ülkelerinin ekonomilerinin çökmesine borçlu. Schäuble'nin ekonomi için geliştirdiği milliyetçi yaklaşım, Avrupa'da milliyetçiliğin ve aşırı sağ partilerin yükselişine ve Brexit sürecine yol açtı. Federal maliye bakanlığı çalışanları bunu bilmiyor mu? Elbette biliyorlar; ama umursadıkları söylenemez. Yüksek maaşları ay başında hesaplarına yatıyor ve ne diğer Avrupalıları ne de Schäuble ve onun denk bütçesinin kurbanı olan çok sayıda Almanya yurttaşını umursuyorlar.”
Borçların azaltılması Fransa'ya da iyi gelecek
Fransa, Almanya'nın denk bütçesini kendine örnek almalı, diyor Les Echos:
“Fransa hükümetleri vergi indirimleri için hareket boşluğu yaratmakta ve bu yolla halkın satın alma gücünü ve kalkınmayı desteklemekte güçlük çekiyor. Fransa, kamu borçlarının ödeyebilmekten henüz uzak olsa da bu anormalliği, yani sosyal sigortalar nedeniyle birikmiş olan borçları ortadan kaldırmak için iyi bir fırsatla karşı karşıya. Yirmi yıl içinde birikmiş olan 260 milyar Avronun yarısı ödendi; ekonomik büyümenin böyle devam etmesi ve hükümetin ayağını yorganına göre uzatması halinde borcun kalan kısmı 2024 yılına kadar tamamıyla kapatılabilir. Böyle bir durumda Fransa yurttaşları, tedavi masraflarının karşılanması ve emeklilik maaşlarının ödenmesi yerine her yıl sadece bu sosyal sigortalar borcunun ödenebilmesi için toplanan 15 milyar Avroluk sosyal katkı paylarını da geri alabilir.”