May kabinesini değiştiriyor
Theresa May pazartesi günü kabinedeki "görev değişiminin" ayrıntılarını açıkladı. Mevcut Adalet Bakanı Lidington, kabine başkanı olacak. Göç Bakanı Yardımcısı Lewis ise yeni parti genel başkanı. Hazine müsteşarı Hammond, Dışişleri Bakanı Johnson ve Brexit Bakanı Davis gibi kilit isimler yerlerinde kalıyor. May doğru adımı mı atıyor?
Güçlü bir mesaj
Geçtiğimiz haziran yaşadığı seçim fiyaskosunun ardından Theresa May kabinede değişiklik yapmayı pek istemiyordu, diyor Deutschlandfunk. Böyle bir hamleyi yapmaya yine de cesaret etmiş olması manidar:
“Öncelikle May tekrar güçlendiğini hissediyor, ilk şoku atlatmış durumda. Daha da önemlisi aralık ayında Brüksel'den oldukça büyük bir başarıyla dönmüş olması. AB, nihayet Büyük Britanya'yla bundan sonra kurulacak ilişkiyi müzakere etmek istiyor. Ancak Theresa May'in, kabinesindeki büyük başlara dokunacak kadar güçlü olmadığı da eklenmeli. Sonbahar aylarında Dışişleri Bakanı Boris Johnson'ın kulağını çekmiş olsa da onu işten atma lüksüne sahip değil. ... Theresa May bunun dışında özellikle kendi partisine güçlü bir mesaj vermek istiyor: Patron benim ve bunun uzunca bir süre değişmesini de istemiyorum.”
May treni kaçırdı
The Guardian'a göre Theresa May, patronun kim olduğunu göstermek amacıyla yaptığı kabine değişikliği için yanlış zamanı seçti:
“Güçlü bir başbakanın yapacağı bir kabine değişikliği değil bu. Oysa 2017 başında, May daha altın çağını yaşarken, bu yaşanmazdı. O zamanlar, David Cameron'dan devraldığı enkaza gerçek bir reform damgası vurma şansı vardı. May bunun yerine ülkenin istemediği bir seçime gitti ve cezalandırıldı. Bir yıl sonra bugün, parlamentoda güçsüz bir partinin lideri, parti de renksiz ve yaşlı parti tabanının sağcı dürtülerinin esiri olmuş durumda. Muhafazakarlar başka koşullarda kendi suçları olan başarısızlıklarından kurtulabilirlerdi. Ama onlar ne yapıyor? May'in altından kalkamayacağı belli olan sorunları tekrar gündeme taşıyorlar.”