Sophia misyonu: AB gemilerini Akdeniz'den çekiyor
AB Akdeniz'deki Sophia misyonunu büyük oranda sonlandırıyor, zira İtalya, misyonunun aynı kapsamda uzatılmasına karşı çıktı ve sığınmacıların üye ülkelere dağıtımı sorunu hala çözülemedi. Gemiler geri çekilecek, bunun yerine Akdeniz, Libya tarafından havadan izlenecek. Avrupa'nın hanesine yazılacak bir eksi mi bu?
Karanlık bir karar
AB yönetimi bu kararla aşırıcı sağcıların ekmeğine yağ sürdü, diyor internet portalı TVXS:
“Görülen o ki, AB yönetimi, bu zorlu sığınmacı krizini çözmek için sığınmacıların Akdeniz'de boğulmasına razı oluyor. ... Bu karanlık tutum, her şeyi erteleme alışkanlığının ve acil durumlarda ciddi ve planlı kararlar alma beceriksizliğinin sonucu. ... Avrupa yönetimi hem sığınmacı sorununda hem de AB'deki siyasi ve coğrafi dengelerin güvence altına alınması konusunda, kendi gücünü pekiştirmek için aşırı sağın sırtını 'sıvazlama' stratejisinde karar kıldı.”
İstekliler koalisyonuna ihtiyaç var
Der Tagesspiegel, bunu utanılacak bir durum olarak nitelendiriyor:
“İnsan Avrupalı olduğuna utanıyor. AB'nin, sözde korunması gerektiğini ileri sürdüğü değerler üzerine söyledikleri kof ve yalan çıktı. İtalya'da, Macaristan'da ve Polonya'da sağcı popülistlerin istediği oldu. ... Neden 'iyi niyetliler koalisyonu' kurulamıyor ki? Akdeniz tek başına hiç kimseye ait değil. En azından Almanya, denize kıyısı olan Fransa, İspanya, Yunanistan, İskandinav ülkeleri ve Belçika, Hollanda ve Lüksemburg'la birlikte bir hızlı deniz kurtarma birliği kurmayı deneyebilir. Bu durumda yük dağılımı ilkesi kullanım dışı kalmış olsa da bu ilke sığınmacı meselesinde zaten dikkate alınmıyor. Uzlaşma takıntısı olup da, uzlaşamayan bir Avrupa Birliği yüzünden kurtarılamayan bu insanlar boğulsun mu yani?”
Sophia'nın kendisi başarısızlığın göstergesiydi
Wiener Zeitung'a göre, AB zaten göç politikasının başarısızlığının göstergesi olan bir kurtarma programını sonlandırıyor:
“Yük çok fazlaydı, hem kurumsal, hem planlama açısından, hem de psikolojik olarak. 'Sophia' buna verilmiş olan ve AB'nin kendi eksiklerini kapatmaya çalıştığı, doğaçlama bir yanıttı. Oysa insan tacirlerine inanılmaz paralar ödeyerek sağlam olmayan botlara zorla bindirilen göçmenlerin kurtarılması, ancak ve ancak bir acil önlem olabilir. Bu meselenin arkasında yatan ahlaki ikilemi hiç kimse görmek istemedi. Çünkü yardım ekipleri tarafından kurtarılma hesapları yapılması, giderek daha çok insanın hayatını riske atmasına neden oluyor. Bu arada son derece güçlü ve etkin insan kaçakçıları, paraları cebe indiriyor. Tıpkı insanların boğulmasına razı olmak gibi bu da çok sorumsuz bir tutum.”