İsveç'te rafineri kavgası
İsveç Yüksek Mahkemesi pazartesi günü aldığı kararla, ülkenin en büyük petrol şirketi olan Preem'in, İsveç'in batısındaki Lysekil'de bulunan rafinerisini önemli ölçüde genişletmesine izin verdi. Sosyal demokrat hükümetin, küçük ortağı Yeşiller Partisi'nin kaygılarına rağmen bu girişimi onaylaması bekleniyor. İsveç basını memnun değil.
İklim sorunu toplumu kutuplaştırmamalı
Aftonbladet'e göre bu mesele, halkın iklim politikası konusunda ne kadar bölünmüş olduğunu gösteriyor:
“Bölünmüş durumdaki Lysekil, iklim politikasının sosyal politikalarla da uyumlu olması gerektiğini gösterdi. Bu konuyu ne istihdam meselesi olarak nitelendirenleri ne de felakete doğru yol aldığımızı düşünenleri görmezden gelebiliriz. Preem'in Lysekil'deki rafineriyi inşa etmesine izin verilmesi, akla yatkın değil. Ham petrole olan bağımlılığımız sadece iklime zararlı olmakla kalmıyor, bizi krizlere yatkın ve kırılgan kılıyor. İklim meselesi, tartışma potansiyeli olan bir konu olmak zorunda değil. Temelde sorulması gereken soru açık: Hayatta kalmak istiyor muyuz? Bu sorunun yanıtı evet ise hükümet inşaata izin vermemeli ve sınıflara duyarlı bir iklim politikası geliştirmelidir.”
Tarihin bir cilvesi
Upsala Nya Tidning, İsveç iklim politikasının darbe aldığını düşünüyor:
“İsveç hükümetinin [rafinerinin genişletilmesi yönündeki] bu talebi yine de reddetmesi lazım, zira karbondioksit salımlarının düşmesi gerekiyor ve yeni tesis her sene bir milyon ton karbon ise salımı daha da artırıyor. Mahkemenin aldığı karar da bir o kadar kolay anlaşılır: Adı geçen şirket AB emisyon ticaretine tabi, bu nedenle de ulusal çevre hukukundaki kurallar burada geçerli olamıyor. AB içindeki emisyon ticaretinde reform yapan İsveç gibi bir ülkenin şimdi bu sistemin içinin boşaltılmasına vesile olduğunu görmek son derece ironik.”