Papa'nın eşcinselleri kucaklaması gerçek bir devrim mi?

Gazeteci Ignacy Dudkiewicz, Gazeta Wyborcza'daki yazısında, Papa'nın mesajının örneğin Polonya'da LGBTQ bireyler için oldukça somut etkileri olabileceğini söylüyor:

“Papa'nın açıklamalarının tek başına önemli olmadığı doğru değil. Kilise hiyerarşisinin LGBTQ bireylere karşı yürütülen kampanyaya katılmasına karşı bir gerekçe ve Katolikler ile LGBTQ Katolikler için bir işarettir bu açıklama: Kilise bu kişilere ve çocuklar da dahil olmak üzere bu insanların ailelerine kucak açmıştır (filmden bu anlaşılıyor). Papa'nın dünkü sözlerinden gerçekten etkilenen LGBTQ bireyler tanıyorum. Papalığın fermanları, dini kurallar öğretisi ve ikazlar mutlaka çok önemli ama Franciscus'un hem başka bir öğretisi var, hem de Kiliseyi başka türlü değiştiriyor.”

Rumen tarih öğretmeni Marcel Bartic republica.ro'da, Papa'nın açıklamasından memnun kaldığını söylerken, bu sözlerin anlayışsızlıkla karşılanacağı endişesini de dile getiriyor:

“Çok güçlü ve çok kararlı bir açıklama bu. Katolikliği, LGBT topluluğuna yönelik korku ve tarihsel önyargılardan oluşan örtünün altından çekip çıkaran bir açıklama. Ancak yine de Katolik ve Ortodoks 'Talibanların' Papa'nın bu jestini anladığı hayaline kapılmıyorum. En azından bizim ülkemizde, İsa bile çevresinde melekleri ve baş melekleriyle bir ışık huzmesinde metroya inip aynı şeyleri söylese birileri histerik bir şekilde bağıracaktır: 'Kaç para verdiler sana bunları söylemen için?'”

Papa'nın tutumunu çok da ilerici olarak yorumlamamak lazım, diyor Jutarni list:

“Papa'nın söyledikleri yasal korumayla sınırlı. Eşcinsel birlikteliklerin dinen kabul edilmesinden söz etmiyor, hele evliliğe hiç değinmiyor. ... Franciscus zamanında çok açık ve kesin bir şekilde, dini öğreti konusunda 'Katolik Kilisesi'nin sadık bir neferi' olduğunu söylemişti. Böylece en azından dini eğitim almış Katoliklere Papa'nın kilise öğretisini kesinlikle değiştirmeyeceği mesajını vermişti. Bir Papanın aynı cinsiyete sahip insanların evliliğini ya da kadınların rahip olmasını kabul ettiği düşünülemez şimdilik. Kutsal ayinler eşliğinde eşcinsel evlilikler bir hayal, hatta bir fantezidir.”

Vatikan lideri Kilise'nin perspektifini genişletiyor, diyor La Croix:

“Dünyanın pek çok yerinde bu insanların hala yasal güvencesi yok. Papa bu güvensiz durumun farkına vardığı için, medeni bir hayat arkadaşlığını olumlayan bir konuşma yaptı. Ama hukukun eşcinsel çiftleri daha iyi korumasını istemek, bu hayati kararı onaylamak anlamına gelmiyor. Yani Franciscus bu konuda Kilise'nin söyleminden vazgeçmediği gibi aksine cinsel yönelimi ne olursa olsun her insanı kabul etmeye ve ona saygıya çağıran bir öğretiden yasal anlamda bir çıkarsama yaparak bu söylemi genişletiyor.”

İlahiyatçı ve filozof Vito Mancuso, La Repubblica'daki yazısında Papa'nın sözlerini çığır açıcı bulduğunu ifade ediyor:

“Küresel düzeyde gerçekleşen, durdurulması imkansız bir süreci dikkate alıyor: Eşcinsel aşka da, heteroseksüel ilişkiye gösterilene koşut bir saygı atfediliyor. Bu bağlamda Papa'nın sözleri aslında aklın zaferini temsil ediyor. Bunu telaffuz etmek Papa için hiç de kolay olmamış olmalı. ... Ancak böyle davranarak zihinsel olarak ne kadar açık fikirli olduğunu, kişisel cesaretini, muhakeme gücünü ve geleceği görme yetisini kanıtladı. Gerçekten de mesele, kutsal kitabın da talebi doğrultusunda 'dönemin ruhunu' okuyabilmek, geçmişin bağnaz kurallarını aşabilmek ve böylece sevgiyi sadece müjdeli havadis olmaktan çıkararak, herkes için yaşanan bir gerçekliğe dönüştürmek.”

Katolik günlük gazete Avvenire'ye göre bu durum, nikah ile medeni ortaklığın eşit olduğu anlamını taşımıyor:

“Papa'nın eşcinsellikle ilgili açıklamaları, onun son yıllarda sergilediği müdahalelerini unutanları şaşırtıyor sadece. ... Örneği ruhani meclis sonrası yayınladığı Amoris laetitia [Aşkın Neşesi, 2016] açıklamasında, 'cinsel yöneliminden bağımsız olarak her insanın onuru içinde saygı görmesi ve kabulle karşılanması' gerektiğini yazmıştı. ... Ancak müteakip paragrafta, nikah ile [hemcins birlikteliğini tanımlamak için kullanılan] medeni ortaklığın eşitlenmesine yönelik bir plan olmadığını vurguladığını da gözden kaçırmamak gerek. ... Eşcinsellerin kabulü, Papa'nın heteroseksüel aile birliğine ihtilafı kabul ettiği anlamına gelmemektedir.”

WPolityce.pl, belgeselin fazla da önemsenmemesi gerektiğini düşünüyor:

“Katolik Kilisesi'nin lideriyle mücadelede yeni bir cephe açmadan önce Papa'nın açıklamasının tam halini görmek gerekir. ... Papa, lakayt medya açıklamalarıyla görüşlerini değiştiren biri değil. Öğreti, Kilise'nin birliğini bağlayıcı belgeler sayesinde ifadesini bulur. Bu yoldan sapılmasını arzu eden, masonlar dahil birçok nüfuz grubu olduğu açık. Bunlar Franciscus'un en ufak açıklamasını bile çarpıtmak ve kurumsal bir dönüşüm havası yaratmak için ellerinden geleni yaparlar. Buna teslim olmadan önce somut olgulara bakmalıyız.”