AB'nin yeni planı Avrupa'nın konumunu güçlendiriyor mu?
AB Komisyonu çarşamba günü Yeşil Mutabakat Sanayi Planı'nı takdim etti. Bu planla Avrupa'nın Çin ve ABD karşısındaki rekabetçi konumu güçlendirilmek isteniyor. Batarya, rüzgar türbini, güneş pili ve hidrojen üreticilerine yönelik devlet yardımına ilişkin regülasyonlar gevşetilecek. Ayrıca, Korona yardım havuzundan kullanılmayan fonları yeniden tahsis etmek, ekolojik projeleri daha hızlı şekilde onaylamak ve ticaret anlaşmalarını teşvik etmek de plan içerisinde yer alan diğer konular.
Adaletsiz ve faydasız
Neue Zürcher Zeitung, Brüksel'in aldığı önlemlerin hedefi ıskaladığı eleştirisinde bulunuyor:
“Sübvansiyonlar son derece adaletsizdirler ve genellikle güçlü bir lobiye sahip, iyi yapılandırılmış sektörlere destek olurlar. ... İklim değişikliğiyle mücadele söz konusu olduğu sürece devlet yardımları için utanç eşiği önemli ölçüde aşağı çekilecek. AB'nin bir avantajı, şimdiye değin devletin ekonomi üzerindeki etkisine son vermiş olmasıydı. ... AB, iç pazarını üzerine sübvansiyon kumbaralarını boşaltarak deforme etmek yerine ona özen göstermeli. ... Sübvansiyonlar, kendi ayakları üzerinde duramayan endüstriler yaratır ve destek geri çekildiğinde bu endüstriler tekrar yok olurlar.”
Yeni teknolojilerin desteklenmesi gerekiyor
Wiener Zeitung bu fikre katılmıyor:
“Avrupa, sanayi politikası bakımından ABD ve Çin'in baskısı altında. Bu iki siyasi ve ekonomik güç merkezi de geleceğin teknolojileri konusunda Avrupa ile sert bir rekabet içerisinde. Bu yüzden AB şimdi ekolojik projeleri daha hızlı bir şekilde onaylamak, alternatif enerjiler, e-mobilite ve depolama teknolojileri için üretim alanlarını teşvik etmek ve kısıtlı hammaddeleri güvence altına almak için ticaret anlaşmalarını zorlamak istiyor. ... Sanayinin sübvanse edilmesi politikasının makbul kabul edilmediği dönemler artık geride kaldı. Yine de yeni teknolojilerin belirli bir miktar başlangıç finansmanına ihtiyaç duyduğu su götürmez bir gerçek. ... Avrupa küresel rekabet fırtınasıyla karşı karşıya ve bu konuda önlemini almalı.”
Bölünme tehlikesi
La Stampa, problemin devlet yardımlarının gevşetilmesi olduğunu belirtiyor:
“Avrupalı ve Amerikalı şirketler arasında eşit rekabet koşulları yaratma stratejisi, Birlik içinde daha büyük bütçelere sahip olanlarla yüksek kamu borcunun dayattığı sınırlarla mücadele etmek zorunda kalanlar arasında eşitsizlik doğurma riski taşıyor. ... Devlet yardımları üzerindeki kısıtlamaların gevşetilmesi, planı hemen iyi bir çıkış noktası olarak nitelendiren Alman ve Fransız hükümetlerini memnun etti. Öte yandan Roma, bölünme tehlikesine karşı uyarıda bulundu.”