Macaristan kapılarını Ruslara ve Belaruslulara açıyor
Macaristan hükümeti, Rusya ve Belarus vatandaşlarının 'National Card' alabilmelerini mümkün kılan bir kararname yayınladı. Söz konusu kart şimdiye değin yalnızca Bosna Hersek, Kuzey Makedonya, Moldova Cumhuriyeti, Karadağ, Sırbistan ve Ukrayna vatandaşlarına veriliyordu. Kart sahipleri Macaristan'da kalabiliyor, ailelerini ülkeye getirebiliyor, kalış sürelerini istedikleri kadar uzatabiliyor ve Schengen Bölgesi'ne potansiyel giriş hakkı kazanıyorlar. Avrupa basını bunun sonuçları olmasını istiyor.
Schengen'den çıkaralım
Eesti Päevaleht şöyle yazıyor:
“Macaristan’ın sergilediği tutum, bir üye ülkede demokrasi sekteye uğradığında bunun nasıl kolaylıkla hepimizin sorunu haline gelebileceğini bir kez daha göstermiş oldu. Avrupa Birliği’nde müşterek bir dış politika üzerinde uzlaşmamış olsaydık, Orbán’ın Rusya konusunda kafasına göre hareket etmesini ülkenin egemenlik hakkı çerçevesinde değerlendirebilirdik. ... Rus ve Belaruslu yurttaşlar için sınır sisteminde gedikler açılması, diğer ülkelerin çabalarını boşa çıkarıyor. Macaristan’ın geçici olarak Schengen dışında bırakılması, Avrupa Birliği’nde otokrasiye gerçekten yer olmadığını Macar seçmene göstermek için hayli etkili bir tedbir olabilir.”
AB buna öfkelenebilir
Magyar Hang, hamlenin Macaristan için ciddi sonuçları olabileceği kanaatinde:
“Casus bankayı [Rusların, merkezini 2019-2023 yılları arasında Moskova'dan Budapeşte'ye taşıdıkları Uluslararası Yatırım Bankası IIB] büyük zorluklarla -ABD'nin baskısıyla- defetmişken, şimdi ardına kadar açılan kapıdan on kat fazlası içeri girebilecek. Geldikten sonra da Schengen Bölgesi içinde hırsızlık, casusluk, cinayet ve artık görevleri neyi gerektiriyorsa yapmak için istedikleri yere gidebilecekler. ... ABD, Macar yurttaşların kolaylaştırılmış vize işlemlerini tam da bu nedenle zorlaştırdı, zira çok sayıda dolandırıcı ve sahtekâr Macar pasaportu aldı. Şimdi de AB'nin karşı tedbirlere başvurması şaşırtıcı olmaz.”
Brüksel'den hızlı bir yanıt gelmedi
Obosrewatel, AB'nin Kremlin'e ajanlarıyla sızması için yeterli zamanı verdiğini yazıyor:
“Brüksel her zamanki 'atikliğini' gösterdi: Birlik liderleri, bu güvenlik açığını ekim ayında yapılacak bir sonraki AB devlet ve hükümet liderleri zirvesinde ele almayı planlıyor. O zamana değin de Putin'in istediği herkes çoktan AB'ye girmiş olacak. Batı'yı yeniden 'sarsmak' için Putin'in 'gizli müttefikini' devreye sokması gerekiyordu: Ukrayna'ya yönelik 'özel operasyon' plana uygun gitmiyor ve saldırı tıkanmış durumda, dolayısıyla inine saklanan hükümdar da AB'ye karşı hibrit savaşını acilen yeniden başlatmaya ihtiyaç duydu.”