Avro karşıtlarının Merkez Bankası itirazı başarısız
Birçok davacının, kamu borçlarının alımına karşı anayasa mahkemesine yaptıkları acil başvurular, çarşamba günü reddedildi. Davacılar, Almanya Federal Bankası'nın, AMB'nin kamu tahvili alım programına katılmasını engellemek istedi. Bazı yorumcular mahkemeyi korkak davranmakla itham ediyor. Diğerleri ise, gevşek para politikasını yasal yolla engellemenin neden yanlış olduğunu ele alıyor.
Olağanüstü hal olağan oldu
Mahkemeler kamu tahvili satın alma programınıengellemeye cesaret edemiyor, diyor Frankfurter Allgemeine Zeitung:
“Anayasa mahkemesi bundan iki ay önce cesaretini toplayıp Avrupa Merkez Bankası'nın para politikası konusunda yetkisini aştığı, kamu borçları alarak parasal kamu finansmanı sağladığı ... ve bu şekilde üye ülkelerin en büyük alacaklısı konumuna geldiği hükmünü verdi. Bu noktada Almanya'nın, AMB'nin tartışmalı ikinci borç alım programına katılmayı sürdürebilmesi için acil başvuruları da reddetmesi son derece mantıklı. Avrupa Adalet Divanı, tıpkı ilk satın alma programında olduğu gibi AMB'nin hamlesini, uluslararası sözleşmelerle uyumlu olarak değerlendirecektir. Peki bizi şimdi neler bekliyor? Mali krizin patlak vermesinden on yıl sonra yüksek bir konjonktüre karşın normal para politikasına dönülmüş değil.”
Avro krizi geri dönebilir
Avro karşıtlarının eleştirilerinin nedeni kısa sürede kendiliğinden ortadan kalkabilir, diyor taz gazetesi ve bunun sonuçlarını açıklıyor:
“AMB Başkanı Mario Draghi, merkez bankasının 2018 yılında kamu borçları alımını durdurabileceğini daha eylül ayında açıklamıştı. Peki AMB bundan sonra kamu borcu satın almazsa ne olur? Mevcut durumda ayda 60 milyar Avroluk bir yatırım yapmayı sürdürüyor AMB. Bu genişlemeci para politikasıyla faizler ve bununla beraber Avro kuru da düşürüldü. Demek ki Avrupa malları dünya piyasalarında öylesine ucuzladı ve bunun sonucunda Avro krizi ülkeleri daha fazla ihracat yaptı. Amiyane tabirle, AMB'nin Başbakan Merkel'in 'kıçını kurtardığını' söyleyebiliriz. AMB'nin para politikası iyi kötü işlediği için, Merkel Avro kriziyle ilgilenmek zorunda kalmadı. Ancak merkez bankası bundan sonra borç almazsa, bu konu Almanya başbakanının başına yine çorap örecektir.”