AB'nin, Romanya ve Bulgaristan övgüsü temkinli
Avrupa Komisyonu, bu yıl yayınladığı raporunda, Bulgaristan ve Romanya'nın yargı reformunda ve yolsuzlukla mücadelede ilerleme kaydettiğini belirtiyor. Ancak AB'ye 2007 yılında girdiğinden bu yana Brüksel'in gözlemi altındaki iki ülke reformlarını sürdürmeli; özellikle Romanya, yolsuzlukla mücadeleyi sürüncemede bırakmamalı. Her iki ülkenin medya organları, siyasetçilerinin gösterdiği performanstan pek de memnun değil.
AB'nin sorunlu çocuğu Romanya
AB'nin Romanya'ya verdiği kırık not, hükümetin aklını başına getirmeli, diyor Hotnews:
“Aslında böyle bir rapor karşısında Savunma Bakanı Tudorel Toader'in istifa etmesi ve parlamentonun, Romanya yargı sisteminde tepki uyandıran yasaları iptal etmesi gerekir. ... Aslında hükümet ve parlamentonun yaptıkları, AB'nin açacağı davanın durdurulmasını olanaksız hale getirdi. ... Bu yüzden AB'nin Romanya'yı gözlem altında tutmaya devam etmesi doğru olur, çünkü ancak bu şekilde bir şeyler umut edebiliriz. Kötü bir haber de, Romanya'nın bu durumda büyük miktarda parayı riske atacağı. Avrupa Komisyonu'nda yıllardır hukuk devletinin korunmasının AB fonlarınından faydalanmak için bir ön koşul olması tartışılıyor.”
Rapor kutuplaştırmamalı, birleştirmeli
Bulgaristan'da hükümet de muhalafet de kendi lehlerine yorumladıkları ilerleme raporunu birbirlerine saldırmak için kullanıyor, diyor 24 Chasa:
“Bu arada raporda kimin iktidarda olduğunun hiç önemsenmediğini unutmuş görünüyorlar. Her hükümetin artıları ve eksileri var. Bulgaristan'ın sorunlarını çözmek için işbirliği yapmamız gerektiğini, artık hem halkın hem de -ister iktidarda olsun ister muhalafette- siyasi seçkinler sınıfının anlaması lazım. Söz konusu olan şu ya da bu politikacının aldığı anket sonuçları değil, hepimizin refahı.”