Ukrayna'da savaş: Putin'i ne durdurabilir?
Rus ordusu, Ukrayna’ya yönelik büyük saldırısına perşembe ve cuma günleri de devam etti. Kiev’den gelen resmi bilgilere göre perşembe günü en az 137 kişi öldü. Roketler sivillerin yaşadığı binalara da isabet etti. Tanklar yönünü başkente çevirmiş görünüyor. BM’ye göre 100.000’den fazla insan kaçış yollarında. Avrupa basını, AB ve NATO’nun ne yapabileceğini tartışıyor.
SWIFT'ten çıkarın
Gazeteci Iwan Werstjuk, NV'deki yazısında Rusya'yı vuracak hayli sert ekonomik yaptırımlar uygulanabileceğini öne sürüyor:
“İlki, Rusya'nın finans sisteminin uluslararası ödeme sistemi SWIFT'ten çıkarılması. Günlük yaklaşık 600 milyar ABD dolarlık [yaklaşık 535 milyar avro] Rus parası bu sistemden geçiyor. Bunlar arasında Gazprom ve Rosneft'in enerji satışından elde ettiği kazanç, Rus bankalarının sınır ötesi ödemeleri ve Rus vatandaşlarının nakit transferleri yer alıyor. Batı bu musluğu kaparsa, Rusya ekonomisine yurt dışından para akışı kesilmiş olur. … İkincisi, Rusya Merkez Bankası rezervlerinin dondurulması. Bu rezervlerin toplamı yaklaşık 640 milyar doları buluyor [yaklaşık 571 milyar avro].”
Bir şeylerden feragat etmeye hazır olmalıyız
Denník N, Rusya’nın en ağır şekilde cezalandırılması çağrısında bulunuyor:
“Yaptırımlar bütün Avrupa’ya zarar verecektir, ancak sabırla bunun sonuçlarına katlanarak Putin’in yenilgisine katkı sağlayabiliriz. Hayatımızı nasıl iyileştireceğimizi ve yazın nerede tatil yapacağımızı düşünmekle meşgul olduğumuz dünya artık geride kaldı. Barışın hayatımıza ancak fedakarlıklar yaparak -ümit edelim ki maddi fedakarlıklarla sınırlı kalsın- geri dönebileceğini anlamamız gerekiyor.”
Yaptırımlar tek başına yeterli değil
Politiken, yaptırımlarla birlikte Rusya üzerindeki baskı da artırılmalı, diyor:
“Yaptırımlar yeterli değil. Batı'nın bütün cephelerde Rusya'ya yönelik diplomatik ve askeri baskıyı artırması gerekiyor. Rusya'nın üyeliğinin askıya alınma ihtimalinin olduğu uluslararası örgütler için de geçerli bu. Avrupa Konseyi bunun için iyi bir seçenek olabilir. Askeri bakımdan da aynısı geçerli: NATO, tüm cephelerde Rusya'nın etrafını sarmalı.”
Askeri seçenekler üzerine hiç değilse bir düşünün
Siyasi analist Cristian Unteanu, AB ve NATO askeri müdahaleyi kategorik olarak reddederse Rusya Ukrayna'yı tampon bölgeye dönüştürecek, diye uyarıda bulunuyor Adevărul'da:
“Rusya'yı cezalandırmak için Batı'nın elinde başka çözümler var mı? Daha açık olalım: Hangi koşullarda Ukrayna'daki eylemleri savaş nedeni olarak görecek ve NATO ve AB şemsiyesi altındaki bölgenin hemen yakınlarındaki bu denli büyük bir güvenlik tehdidine bir tepki verecek? Yoksa tam aksine, birkaç kez resmen sözünü verdiği üzere askeri bir müdahaleyi tamamen ihtimal dışı tutmaya mı çalışacak? Ukrayna'daki durumun Rusya'nın istediği gibi tampon bölgenin güçlendirilmesi yönünde gelişmesine izin mi verecek?”
İlk öncelik dünya savaşından kaçınmak
NATO'nun yapacağı herhangi bir askeri müdahalenin ölümcül hata olacağı konusunda uyarıyor e-vestnik:
“NATO Ukrayna'yı savunmak için askeri destekle devreye girerse, üçüncü dünya savaşı başlamış olur. ABD açısından bakıldığında, bu o kadar korkutucu görünmeyebilir. Fakat Avrupa açısından bakıldığında oldukça ürkütücü. ... İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra pek çok defa olduğu gibi başka bir çözüm bulunmak zorunda. Şiddetle bir yere varılamaz. ... Siyasette ve diplomaside ise her şey mümkün. Zira 21. yüzyılda dünya savaşı bir çözüm değildir ve medeniyetin sonu anlamına gelebilir.”
Macaristan Rusya'dan vazgeçmeli
Válasz Online, Macaristan hükümetinin artık ülkenin gerçek müttefiklerinin kimler olduğunu gözden geçirmesi ve netleştirmesi gerektiğini öne sürüyor:
“Macar hükümetinin son on iki yılda dış politikada neler yaptığının sorgulanması gerekiyor. ... Batı’yla ilişkilerimizi zedelemeden Rusya’yla dost olabileceğimize ve sırf yılda bir kez Putin-Orbán buluşması gerçekleşiyor diye savaşın bizi etkilemeyeceğine bir an için bile olsa nasıl inanmış olabiliriz? ... Macar toplumunun uzun bir süredir [Rusya yanlısı eleştiri yoksunu anlatılarla] NATO ve AB üyeliğimizi ciddi bir şekilde sorgulayacak kadar zehirlenmiş olmasının sorumluluğu kimde?”