NATO: Ukrayna'ya hangi garantiler verilecek?
Bir sonraki NATO zirvesi temmuz ayında Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta yapılacak. Genel Sekreter Jens Stoltenberg, "Ukrayna'yı ait olduğu yer olan NATO'ya nasıl yaklaştırabiliriz" sorusunun ana gündemleri olduğunu ve ittifakın uzun yıllara yayılan, iyi finanse edilecek bir destek paketi üzerinde çalıştığını söyledi. Yorumcular, bunun yeterli olmadığı kanaatinde.
Gerçekçi olmayan sözler vermeyin ama planlarınızı da iyi yapın
LRT'nin analizi şöyle:
“NATO liderleri açık bir mesaj verdi - Ukrayna NATO'ya kabul edilecek, ancak Rusya'nın saldırganlığı sona erdikten sonra. Ayrıca, Kiev'i hayal kırıklığına uğratmamak için Vilnius Zirvesi'nde ilerleme kaydetmenin yollarını da arıyorlar. ... NATO, Avrupa'da kalıcı bir güvenlik mimarisi inşa edebilecek tek sağlam yapı olmaya devam ediyor. ... Ancak bu, katılımın yakın zamanda gerçekleşeceği anlamına gelmiyor - zira NATO, Rusya ile doğrudan herhangi bir askeri çatışmadan kaçınmak istiyor. Öte yandan, geleceği güvence altına almak için bugünden stratejik adımların atılması da gerekiyor.”
Kurallar değiştirilebilir
Aktuálně.cz tam üyelik dışındaki tüm seçenekleri yetersiz buluyor:
“Ukrayna NATO’ya ait, NATO’yu savunuyor. Üyeliğe kabul edilmezse, tam da Putin’in arzuladığı korkaklık sergilenmiş olur. Ukrayna’nın Kuzey Atlantik İttifakı’na alınmaması, savaş halindeki bir ülkenin kabul edilemeyeceği kuralıyla gerekçelendiriliyor. Ancak, kaldırılamayacak bir kural yoktur. Batı, sadece kendini koruma dürtüsüyle olsa bile bunu yapmalıdır.”
İsrail ile kıyaslanamaz
Güvenlik uzmanı Edward Lucas, Alfa'daki yazısında İsrail tarzı bir modele karşı olduğunu söylüyor:
“Ukrayna ile İsrail arasındaki coğrafi, tarihi ve siyasi farklılıklar bu modeli neredeyse anlamsız kılıyor. (40 milyon nüfuslu) Ukrayna'nın kötü tek bir komşusu var, (10 milyon nüfuslu) İsrail'in ise tek bir iyi komşusu yok. İsrail'in ağırlığı olan tek dostu, hayli uzaktaki ABD. Ukrayna'nın arka bahçesinde ise çok sayıda dostu var. Evet, her iki ülkede de iç anlaşmazlıklar mevcut; ancak bunların boyutları farklı. Savaş, Ukrayna'da söylemsel ve diğer ayrılıkları azalttı. İsrail'de ise kutuplaşma giderek zemin kazanıyor. Savaş sonrası Ukrayna'da, Gazze Şeridi ve Batı Şeria'ya denk düşecek bir bölgesel düzenlemeye gidilmesi (Tanrı'ya şükür) pek olası gözükmüyor.”