İsviçreliler 13. emekli maaşına evet dedi

İsviçre'de yapılan bir referandumda, seçmenin yüzde 58,2'si tüm emeklilere yılda 13 kez emekli maaşı ödenmesi lehinde oy kullandı. Dolayısıyla, emekli maaşlarında yüzde 8,3 artışa gidilmiş oldu. Yaşlılık aylığının ilk ayağı sayılan ve herkes için bir tür temel emeklilik maaşı olan AHV'nin şu anki tutarı en fazla 2.450 frank. Benzer bir girişim birkaç yıl önce başarısız olmuştu.

Tüm alıntıları göster/kapat
Corriere del Ticino (CH) /

Tarihi bir dönüm noktası

Corriere del Ticino gelişmeyi övüyor:

“Ulusal emeklilik fonu AHV maaşlarının yılda 13 kez ödenmesi lehine sonuçlanan referandumun yapıldığı gün tarihe geçebilir. Bunun da en az üç nedeni var: Birincisi, sendikalar ve sol uzunca bir dizi başarısız girişimin ardından ilk kez emeklilik maaşlarında artışı referanduma götürerek muhafazakâr seçmenin bir kesimini kazanmayı başardı. ... İkincisi, şimdiye değin mali sürdürülebilirlik ve uygulanabilirlik argümanları hep devletçi ve sosyalist önerilerden ağır basmıştı. ... Ama bu kez seçmenin çoğunluğu, siyaset ve iş dünyasının her zamanki sorumluluk ve ölçülülük çağrılarını reddetti. Son olarak bu referandum, başka toplumsal meselelere yönelik bir dönüm noktası da teşkil edebilir.”

La Tribune de Genève (CH) /

Alternatifsizlikten

La Tribune de Genève, bariz zaferi şöyle açıklıyor:

“Girişim, elverişli bir ortam ve rakiplerinin hatalarından faydalandı. Ortam nasıl mıydı? Sağlık sigortasından gıdaya, kiralardan enerjiye kadar her alanda fiyat artışları var. Artık pek çok emeklinin gücü insanca yaşamaya yetmiyor. Yapılan hatalar ne miydi? İlk olarak, bir karşı öneri eksikliği vardı. Girişim, çalışanlar pahasına milyarderler de dahil olmak üzere tüm emeklilere fayda sağlıyor. Evet, bu büyük bir zaaf; peki sağ kesim neden daha hedefe yönelik ve daha iyi hazırlanmış bir versiyon önermedi? Kibirden ve zaferden emin olduklarından ki bu da belirleyici bir hata oldu.”

taz, die tageszeitung (DE) /

Sağ popülizme karşı net bir yanıt

Taz sonuçtan bir hayli memnun:

“Solcuların en zararsız kaygılarının dahi ekonomi düşmanı sosyalizm olarak yaftalandığı ve buna ilişkin her tür siyasi tartışmanın refahı tehlikeye atacağı gerekçesiyle kapatıldığı bir ülkede, referandumdan çıkan bu net sonuç umut verici. Bilhassa da sol için. ... Halka yönelik girişimler konusunda sol, seçimlerde hep aşırı sağcı partilere kaptırdığı işçileri kazanmaya başlıyor. Bu da salt gelecekteki paylaşım sorunlarına yönelik iyi yönde bir işaret değil, en güçsüzleri birbirine düşürmeye çalışan sağ popülizme karşı da net bir yanıt.”