Türkiye: PKK lideri Öcalan'dan örgüte barış çağrısı

1999’dan beri hapiste olan PKK lideri Abdullah Öcalan, kurucularından olduğu örgüte silah bırakıp kendini feshetme çağrısında bulundu. PKK pek çok ülke tarafından terör örgütü olarak kabul ediliyor. Süreçte kilit rolü, Öcalan’ı cezaevinde birkaç kez ziyaret eden DEM Parti milletvekilleri oynadı. Peki on yıllardır süren çatışmanın sona erme ihtimali var mı?

Tüm alıntıları göster/kapat
Birgün (TR) /

Mücadele edilmesi gerekenlerle siyasi işbirliği

Solcu Birgün, DEM Parti’nin Erdoğan ile işbirliği yapmasına anlam veremiyor:

“Recep Tayyip Erdoğan Rejimi, PKK ile uzun süredir yürüttüğü aşikâr olan müzakereler sonucu gerçekleşmesini sağladığı bu inisiyatifle, esas olarak kendi bekasını garanti altına almanın çabası içindedir. ... DEM Parti’nin böyle bir pragmatist, oportünist ve tarihsel bir hata anlamına gelen inisiyatife neden destek verdiğini, Türkiye’nin içine düştüğü bataklık ve felaketten kurtulabilmesi için demokrasi güçleriyle kol kola olması gereken bir kavşakta, AKP ile nasıl işbirliğine gittiği, karşısında mücadele etmesi gereken faşist bir zihniyetle nasıl kucaklaşabildiği, ibretlik bir tartışmanın konusudur.”

Sabah (TR) /

Direnmeyi sürdürmek anlamsız

Gazeteci Melih Altınok, Sabah'ta örgütün Öcalan'ın çağrısına uymasını istiyor:

“Evet, örgütü fiilen yöneten dağ kadrosuna güvenmiyoruz. ... Ama bir yere kadar direnebilirler. ... 'Atakürt' muamelesi yaptıkları manevi önderleri 'Artık bu iş anlamsız, sürdürülebilir değil' dedikten sonra aynı yolda ısrar etmenin marjinalize olmak, halk desteğini kaybetmek anlamına geleceğini görmemeleri imkânsız. ... Umarım, varılan noktanın kendilerine tanınmış son fırsat, köprüden önce son çıkış olduğunu unutmazlar ve siyaseti, demokrasimizi istismar eden, toplumsal huzuru bozan, kaynaklarımızın israfına sebep olan bu ayak bağı tarihe gömülür.”

Večernji list (HR) /

Silah bırakma konusunda fikir birliği var mı?

Večernji list, Kürt hareketinin tüm kanatlarının silahlı mücadeleyi durdurmaya niyeti olmadığından endişe ediyor:

“Silah bırakmak, Kürtlerin siyasi stratejilerinde köklü bir değişimi temsil ediyor. Yıllardır baskıya karşı direnişin sembolü silahların yerini müzakereler, parlamento seçimleri ve diplomasi alabilir. Bu geçiş, pek çok Kürt tarafından siyasi tanınmaya giden bir adım olarak görülebilir. Ancak asıl mesele, özerkliğe ulaşmanın yolunun daima silahlı mücadeleden geçtiğine inanan Kürt gruplar arasında bölünmelere yol açıp açmayacağı.”

France Inter (FR) /

Suriye Kürtlerinin geleceği belirsiz

France Inter köşe yazarı Pierre Haski, gelişmenin Suriye için olası sonuçlarını analiz ediyor:

“Durum hayli karışık: Şam’da nüfuz kazanan Türkiye, PKK ile mücadele kapsamında silahlı Suriye Kürtlerine karşı askeri müdahalede bulunma tehdidini sürdürüyor. Ancak bu gruplar, IŞİD karşıtı savaşta yer aldıklarından beri Amerikalıların korumasındalar. Peki Türkiye’deki gerilimin azalmasının Suriye’ye etkisi ne olur? Bu da Abdullah Öcalan, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Suriye lideri Ahmed El Şara arasındaki dinamiklere bağlı. Bu karmaşık coğrafyada barış umutları hâlâ zayıf.”