Başbakan Donald Tusk’un başta gelen seçim vaatlerinden biri olan
14 yorum
14 yorum
Başbakan Donald Tusk’un başta gelen seçim vaatlerinden biri olan
ABD'de
Kürtaj hakkı Fransız anayasasına dahil edildi. Geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen
Ulusal Meclis'in ardından Fransız Senatosu da perşembe günü kürtaj hakkının anayasaya dahil edilmesini net bir çoğunluğun oyuyla kabul etti. Mart ayında yapılacak birleşik oylamada gereken beşte üç çoğunluk artık yalnızca formaliteden ibaret görülüyor. Bu kararla, kürtaj olma özgürlüğünün daha iyi korunması amaçlanıyor. Basın bunun mantıklı ve gerekli olup olmadığı konusunda farklı görüşlere sahip.
ABD'nin Kansas eyaleti, hamileliği sonlandırma hakkının arkasında durdu: Yapılan referandumda, katılımcıların yaklaşık yüzde 60'ı hamileliğin sonlandırılmasına veya devam ettirilmesine kadınların kendilerinin karar verebilmesinin eyalet sınırları içerisinde anayasal hak olması gerektiği yönünde oy kullandı.
Macaristan'da kürtaj için yeni bir şart getirildi: Hamile kadınlara artık kürtaj talebinde bulunmadan önce jinekologlar tarafından embriyolarının kalp atışları dinletilecek. Bu uygulamayla, "embriyonun hayati fonksiyonlarının varlığından net bir şekilde haberdar olunması" amaçlanıyor. Macaristan medyasında kararnameye yönelik hem sert eleştiriler hem de alkışlar var.
Kürtaj fiilen yasaklanınca Polonya'da insanlar kürtaj hakkının kısıtlanmasını ve hükümeti protesto etmek için günler boyunca sokağa çıktı. Yüksek Mahkeme'nin geçtiğimiz ekim ayında aldığı ve çarşamba günü resmi gazetede yayımlanan
Estonya'da parlamento grupları "bölgesel yatırımlar" için yılda altı milyon avro kullanabiliyor. Partiler bu parayla genelde çok önemsedikleri projelerini hayata geçiriyorlar.
Polonya'da kürtaj yasasının sertleştirilmesine karşı günlerdir süren protestolar devam ediyor. Yaklaşık 100 bin kişi cuma günü Varşova'da trafiği felç etti. Anayasa Mahkemesi, fetüsün gelişiminde ciddi anomaliler de olsa kürtajın yasadışı olduğuna karar vermiş, böylece Avrupa'nın en katı kürtaj yasalarından birini daha da sertleştirmişti.
İtalya gebeliğin ilaçla sonlandırılmasına ilişkin düzenlemelerde yenilik yaptı. Sağlık Bakanı Speranza, cumartesi günü yaptığı açıklamada, RU486 hapının uzun süreli hastanede yatmak gerekmeksizin dokuzuncu haftaya dek kullanılabileceği bilgisini vererek yeni düzenlemeyi mevcut yasalar çerçevesinde "ileriye atılmış önemli bir adım" olarak niteledi. Katolik birliklerin temsilcileri düzenlemeyi ağır bir biçimde eleştirdi.
Belçika kürtaj yasasının liberalleşmesi için Perşembe günü parlamentoda yapılacak oylamayı bir kez daha erteledi. Yasa tasarısı uyarınca hamileliğinin üçüncü ayından sonra da kürtaj mümkün olacak. Kimileri bu kadar önemli bir kararın daha istikrarlı bir hükümet döneminde verilmesi gerektiğini savunurken, diğerleri geciktirme taktiğini antidemokratik buluyor.
İrlanda hükümeti kürtajın yasallaşması için ilkbaharda referandum yapılacağını açıkladı. Katolik İrlanda, 2014'teki yumuşamaya rağmen hala kürtaj yasağının en katı uygulandığı Avrupa ülkelerinden biri. İrlanda toplumunda rüzgar dönemeye yüz tutmuşken gazeteciler Malta için çok farklı toplumsal değerlerden söz ediyor.